köşe yazıları

31 Aralık 2010 Cuma

Sigara Ciltteki Kırışıklıkları Artırıyor

Sigara Ciltteki Kırışıklıkları Artırıyor
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şenol, Sigara Yüzünden Türkiye'de Her Yıl On Binlerce Kişinin Öldüğünü Söyledi.


İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şenol, sigara yüzünden Türkiye'de her yıl on binlerce kişinin öldüğünü, çok sayıda kişinin hastalandığını ya da sakat kaldığını söyledi.
İnsanın en kıymetli varlığının sağlık olduğunu belirten Şenol, "Osmanlı'nın en kudretli padişahı Kanuni Sultan Süleyman bile 'Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi. Olmaya devlet cihanda, bir nefes sıhhat gibi' dizesiyle sağlıklı vücuda sahip olmanın ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalışmıştır. Sigara içindeki pek çok zararlı madde nedeniyle insan sağlığını olumsuz etkiler. İki ana etkisi vardır. İlk olarak sigara kılcal damarların büzülmesi ve daralmasına neden olur. Daralan damarların beslediği organlarda bozukluklar oluşmasına zemin hazırlıyor. Deri de vücudumuzdaki en fazla kılcal damar bulunduran organlarımız arasında yer alıyor. Dolayısıyla sigaranın damarlarda yol açtığı daralma sonucu deride sarkmalara, kırışmalara, lekelenmeler ve renk değişikliklerine neden oluyor. Sigaranın ikinci olumsuz etkisi ise deride biriktirdiği kalıntılardır. İçerisinde bulunan toksik maddeler zaman içinde dışarıya atılamamaktadır. Tırnaklar, dişler ve diğer bölgelerde kirli bir renk oluşmasına neden olmaktadır. Güzelliğin öne çıktığı günümüzde dış görünüşe zarar veriyor." diye konuştu.
Prof. Şenol, sigara kullanımının ve dumanına maruz kalmanın birçok kanser türünün gelişmesinde çok önemli rol oynadığını söyledi. Dünya genelinde, kanserin en büyük nedeninin sigara içmek olduğunun bilinmesine rağmen, dünyada bir milyardan fazla kişinin sigara içerek kansere yakalanma risklerini artırmaya devam ettiğini ifade eden Şenol, sigaranın zararlarına ilişkin sürekli araştırmalar yapıldığını, sosyal sorumluluk projeleri hazırlandığını ve etkinlik düzenlendiğini belirtti. Şenol şunları söyledi: "Sigaranın bu tehlikelerin yanında daha önemli etkileri de vardır. Bunların başında kanser gelmektedir. Dil, ağıziçi, dudak kanseri bunlardan bazılarıdır. Özellikle dudak kanserinin tedavisi oldukça güçtür. Bunların dışında egzama denilen hastalığa yol açmaktadır. Akne denilen ergenlik hastalığına zemin hazırlar. Akıllı insan sigaradan uzak durur."

Nintendo CEO'sundan 3D Uyarısı

Nintendo CEO'sundan 3D Uyarısı
Üreticiler 6 Yaş Altı Çocukların 3 Boyutlu Görüntüden Uzak Durmalarını Önerdi.

Dünyanın belli başlı konsol üreticilerinden Nintendo'nun CEO'su Satoru İwata yeni çıkaracağı "Nintendo 3ds" modeli için ürünü satın alacak kişileri uyardı. 

İwata yaptığı açıklamada 3 boyutlu görüntü verecek olan yeni konsolun 6 yaş altı çocuklariçin sakıncalı olabileceğini söyledi. 6 yaşına kadar henüz göz gelişimini tam olarak tamamlamamış çocukların bu Oyunları oynadıkları takdirde bazı sorunlarla karşılaşabileceğini söyleyen İwata bu yaştaki Oyuncuların konsolda yer alan bir seçenekleOyunu yine 2 boyutlu oynaması gerektiğini belirtti. 

İwata açıklamasında bu uyarının sadece çocuklar için olmadığını yetişkin insanların da kendini iyi hissetmediklerinde Oyunu bırakmasının faydalı olabileceğini söyledi. İwata,Oyunu oynayanlar sorun olduğunu hissetmeseler bile 30 dakikada bir Oyuna ara vermeleri gerektiğini belirtti. 
Bu gelişmeler üzerine konsol konusunda Nintendo'ya rakip olan ve gene 3d destekli birOyun konsolu çıkaracak Sony, yaptığı açıklamada ürünü satın alacak müşterilerin,çocuklarını Oyunu oynamadan önce doktor kontrolüne götürmelerinin faydalı olacağını söyledi. Ünlü teknoloji devi Samsung ise 3 boyutlu televizyonları seyreden hamile veçocukların kendilerini kötü hissettikleri anda seyretmeyi bırakmaları gerektiğini belirtmişti.

30 Aralık 2010 Perşembe

Saçlarınızın dökülmesine ne kadar daha izin vereceksiniz?

Saçlarınızın dökülmesine ne kadar daha izin vereceksiniz?
Yıllardır bir çözümü olmadığına inanılan saç dökülmesi ve kelliği önlemek artık eskisi kadar zor değil.

Haber: Saçlarınızın dökülmesine ne kadar daha izin vereceksiniz?
Yıllardır bir çözümü olmadığına inanılan saç dökülmesi ve kelliği önlemek artık eskisi kadar zor değil. Önlemek tamam ama, peki ya kaybettiğiniz saçlar ne olacak? Merak etmeyin... En son teknolojiyle artık yeni saç gelişimi de mümkün oluyor.

Stres, genetik faktörler, kullanılan ilaçlar ve dengesiz beslenme... Bunların hepsi de saç dökülmesinin birer nedeni. Fakat bu faktörleri hayatımızdan çıkartamıyoruz. Mesela stressiz yaşamamız, stresten tamamen arınmamız mümkün değil. Ya da sağlık problemleri sebebiyle kullandığımız ilaçları bir anda hayatımızdan çıkartamayız.
Bu değişiklikleri yapmamız için hayatımızı, yaşam tarzımızı da tamamen değiştirmemiz gerekiyor. Hele genetik faktörlerden dolayı oluşan saç dökülmesini önlemek ise imkansız bir durum...

Saç dökülmesini önleyen ve yeni saç gelişimini destekleyen en etkili yol!

Öncelikle yapmanız gereken saç dökülmesinin fazlalaştığını ve saçlarınızın seyreldiğini fark ettiğiniz anda gereken önlemi almak. Önlem alarak, saç dökülmesini büyük ölçüde önleyebilirsiniz. Fakat eç kaldıysanız ve saçlarınız seyreldi ya da kellik problemi oluştuysa da artık geç değil.
Biomühendisler tarafından yıllar süren uzun bir araştırma sonucunda geliştirilen YuDalisaç dökülmesi ve kellik gelişen bölgelerde bile yeni saç gelişimini sağlıyor. Hem de YuDali bunu iğnesiz, acısız ve çok pratik bir uygulamayla başarıyor.
Saç dökülmesi problemi yaşadığınız bölgeye YuDali Saç Güçlendirici Bakım Spreyi ‘ni sabah-akşam olmak üzere günde iki kere uygulamanız yeterli oluyor. Üstelik diğer kozmetik ürünler gibi geçici değil, kalıcı etki gösteriyor.
Yu&Dali Saç Güçlendirici Bakım Spreyi kullananların %89’unda saç dökülmesini önledi ve yeni saç gelişimini sağladı.
Etkisi bütün Dünya’da kanıtlanmış olan Saç Çıkartıcı Yu&Dali kellik oluşan bölgelerde ölü hücreleri temizliyor. Saç köklerini yeniden yapılandırarak canlanmasını sağlıyor. Böylece de kellik oluşmuş bölgelerde bile eskisinden çok daha sağlıklı ve güçlü saç gelişimini destekliyor.

İphone'un Dünyaya Kazandırdığı 5 Şey!


İphone'un Dünyaya Kazandırdığı 5 Şey!
Beğenin ya da Beğenmeyin; İphone'un İmza Attığı Çok Fazla Devrim Var. İşte Onlardan En Büyük Beşi...

Haber: İphone'un Dünyaya Kazandırdığı 5 Şey!
iPhone, dünyayı değiştirecek bir yenilik getirmese de teknoloji dünyasını önemli derecede etkileyen yeniliklere imza attı. Apple'ın attığı ilk adımlar, teknoloji dünyasının geri kalan bölümü tarafından takip edildi.

Bu haberimizde ise iPhone'un ilk sürümünden beri bizlere sunduğu en önemli 5 yeniliği sizlerle paylaşıyoruz.

1. App Store

Artık neredeyse her platformun bir uygulama mağazası var, Mozilla ve Google tarayıcıları için uygulama mağazaları açıyorlar. Mac OS X ise önümüzdeki sene bir uygulama mağazasına sahip olacak.

Apple, yazılımları kullanımı kolay bir hale getirdi ve insanlar sıkıcı shareware yazılımları yüklemekten kurtuldu. Şimdilerde ise herkes uygulama yüklemek istiyor.

Tasarruflu Ampuller Tehlike Saçıyor

Tasarruflu Ampuller Tehlike Saçıyor
Enerji Tasarruflu Ampuller ile İlgili Yapılan Araştırmadan Çarpıcı Sonuçlar Ortaya Çıktı.




Almanya'da klasik ampullerin yerini alması beklenen enerji tasarruflu ampuller ile ilgili yapılan araştırmadan çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı.

Uzmanlar tasarruflu ampullerde tehlikeli oranda cıva miktarı bulunduğunu açıkladı. FederalÇevre Dairesi enerji tasarrufu sağlayan ampullerin kırılması durumunda havaya tehlikeli ağır metal buharı saçıldığı ve bu tehlikeli gazın beş saat boyunca etkisini koruduğu uyarısında bulundu.

Tüketici koruma dernekleri bu sebepten dolayı Avrupa Birliği'nin 2012 yılından itibaren raflardan kaldırılması çağrısında bulunulan klasik ampüllerin satışına devam edilmesini talepetti.

Uzmanlar kırıldığı zaman havaya tehlike saçan bu enerji tasarruflu ampullerden özellikleçocuklar, hamileler ve hayvanların uzak tutulması tavsiyesinde bulunuyorlar. Bu ampullerin kırılması durumunda ise odanın en az 15 dakika içinde boşaltılması ve kırılan parçaların bir karton yardımı ile toplanmadan önce odanın uzun bir süre havalandırılması tavsiye ediliyor.

29 Aralık 2010 Çarşamba

Esrarengiz yaratık vuruldu


Esrarengiz yaratık vuruldu






ABD, “esrarengiz yaratık” olarak Orta ve Güney Amerika’da bir efsane haline gelen “chupacabra”yı konuşuyor.







Kentucky eyaletinde yaşayan Mark Cothren adındaki adamın vurarak öldürdüğü yaratık, nasıl bir canlı türü olduğunu anlamaya çalışan uzmanların kafasını karıştırmış durumda. Kürkü olmayan, gri renge sahip derisi olan yaratık, ormanlık alandan Cothren’ın arazisine girdi. Cothren, ilk gördüğünde köpek veya rakun zannettiği yaratığı vurarak öldürdü.










Büyük kulakları, bıyıkları ve uzun bir kuyruğu olan yaratık, ABD’deki yerel sitelerde büyük tartışma kopardı. Yaratığın görüntülerini görenler, Puerto Riko’da 15 yıl önce bir efsane haline gelen “chupacabra” adlı yaratığı anımsattı. Efsaneye göre, küçük ve büyükbaş hayvanların kanını emen yaratık, Şili, Meksika ve ABD’nin güney eyaletlerinde korku salıyordu.

Asgari ücretezam

Asgari ücretezam
Asgari Ücret Tespit Komisyonu gelecek yıl geçerli olacak asgari ücreti tespit etti. 

Asgari Ücret Tespit Komisyonu gelecek yıl geçerli olacak asgari ücreti tespit etti. Buna göre, asgari ücret 16 yaşından büyükler için 1 Ocak 2011’den itibaren brüt 796.50, net 629.96 lira olarak belirlendi.

Asgari ücret yılın ikinci yarısında ise 16 yaşından büyükler için brüt 837 lira, net 655.57 lira olarak uygulanacak. Asgari ücret 16 yaşını doldurmamış işçilerin için ise yılın ilk yarısında brüt 679.50, net 546.20 lira olarak belirlendi. Yılın ikinci yarısında ise 16 yaşını doldurmamış işçiler için asgari ücret brüt 715.50, net 571.97 lira olarak uygulanacak.

ZAM ORANI

Buna göre, asgari ücret yılın altı ayında yüzde 4.7, ikinci altı ayında ise yüzde 5.1 artırılacak.

Asgari ücrette 2011 yılındaki ortalama artış, yüzde 10.1’i bulacak.

Karar hükümet ve işveren kesiminin oy çokluğuyla kabul edildi. Türk-İş ise karara katılmadı. Konfederasyon karara muhalefet şerhi koydu.

Asgari ücret, halen 16 yaşından büyük bekar bir işçi için brüt 760.50 TL, net 599.12 TL olarak uygulanıyor. 16 yaşından küçükler için ise brüt 648, net 518.58 TL olan asgari ücret, kapıcılar için ise brüt 760.50, net 646.42 TL düzeyinde yer alıyor. Asgari ücretten 16 yaşından büyük işçiler için 161.38, 16 yaşından küçük işçiler için 129.42, kapıcılar için 114.08 TL kesinti yapılıyor. Asgari ücretin işverene toplam maliyeti 16 yaşından büyük işçiler için 924.01, 16 yaşından küçük işçiler için 828.39, kapıcılar için 924.01 TL’yi buluyor.

ASGARİ ÜCRET PROTESTOSUNA GÖZALTI

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kapısında, asgari ücreti protesto eden DİSK’e bağlı Devrimci Sağlık-İş Sendikası üyesi 6 kişi, gözaltına alındı.

Bugün bakanlıkta gerçekleştirilen Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısına, "asgari ücretli çalışanların da katılması gerektiğini" söyleyen sendika üyeleri de girmeye çalıştı.

Polisin engellemesine rağmen girmekte direnen 6 kişi, "Asgari ücret 40 milyon kişiyi ilgilendiriyor, bu ücretle geçinemiyoruz, neden biz bu toplantıya alınmıyoruz, biz de toplantıya gireceğiz" diyerek bakanlığın bahçesindeki demir kapısından atlayarak bahçeye girdi. Bunun üzerine olaya müdahale eden polis, 6 kişiyi gözaltına alarak karakola götürdü.

Gözaltına alma esnasında polis ile söz konusu 6 kişi arasında kısa süreli arbede yaşandı.

Dünya ayakta! Bomba etkisi yaratacak

Çin’in yeni füzesi Pasifik’teki güç dengelerini değiştirecek. 

ABD’li ordu yetkilileri, Çin’in geliştirdiği gemisavar füzesinin, Pasifik’teki askeri güç dengesinde büyük değişimlere yol açabileceğini belirtti.

ABD’nin Pasifik bölgesindeki en üst düzey komutanı Amiral Robert Willard, bölgedeki ABD uçak gemilerine tehdit oluşturan balistik füzenin “işlevsel kapasiteye” eriştiğini açıkladı.

Willard’ın açıklamaları, ABD’nin Pasifik’teki askeri gücünü sanıldığı kadar iyi koruyamayacağının bir işareti olarak yorumlandı. Pasifik ülkeleri Çin’in bölgede hızla artan askeri gücünden endişe duyarken, kısa bir süre önce Japonya yeni bir savunma planı hayata geçireceğini açıklamış ve bu planın Çin’in artan gücüne karşı denge sağlamayı amaçladığını belirtmişti.
Hürriyet Gazetesi'nde yer alan habere göre; Analistler, Dongfeng 21 D füzesinin, ABD uçak gemilerini Çin karasularından iyice uzaklaşmaya zorlayabilecek kapasitede bir teknoloji sunduğunu belirtti. Çin, ABD’nin müdahalede bulunmasını istemediği Tayvan Şeridi’nde nüfuzunu artırmak için Dongfeng 21 D füzesini öne çıkarabilir.

Karadan ateşlenmesi için tasarlanan füze, uyduların yardımıyla uçak filolarını vurma özelliğine sahip. Uyduların yanı sıra, balistik füze hedefini bulmak için insansız hava aracı ve ufuk ötesi radar kullanacak. Uçak gemileri ve bu gemilere eskort eden savaş gemileri ise bu tür bir saldırıya karşı tamamen savunmasız olacak.

Çin’in yeni füzesi hakkında bilgi sahibi olan Pentagon, Pasifik’teki gücünü yitirmemek için bölgedeki donanma ve hava gücü operasyonlarını daha bütünleşmiş bir konsepte taşımayı planlıyor.

ABD Savunma Bakanı Robert Gates, Eylül ayında yaptığı açıklamada, Çin’in geliştirdiği yeni nesil füzelerin, uçak gemilerini konuşlandırdıkları bölgeleri yeniden gözden geçirmeye neden olabileceğini belirtti. Gates, “Eğer birileri Asya’da hedefini yüzlerce kilometre öteden vurabilecek gemisavar kruvazör veya balistik füzeler geliştirirse, gelecekte uçak gemilerini nasıl farklı şekilde kullanabilirsiniz?” demişti.
Analistler, Çin’in yeni silah teknolojisini bu yıl içinde denemiş olabileceğini anak bu konuda kesin bir delil bulunmadığını belirtti.

İstanbul'un ilk paralı sokağı

İstanbul'un ilk paralı sokağı
İstanbul’da yolların, sokakların, kaldırımların otoparka çevrilmesi artık doğal karşılanıyor. Ancak Caddebostan’daki olay ne görüldü ne de duyuldu. Caddebostan Selin Sokak’taki bir binanın sahipleri, evlerinin önündeki yola ‘Tapulu malımız’ diyerek bariyer yerleştirdi. Bu sokaktan araçlarıyla geçmek isteyenler para ödeyecek…

VATANDAŞLAR İTİRAZ ETTİ
İnanılmaz olay şöyle gerçekleşti. Bir binanın sahipleri, Caddebostan Selin sokaktaki evlerinin hemen önündeki yolu, ‘tapulu malımız’ diyerek kapattı. Çevre sakinlerinin tepkilerine rağmen sokağı kapatanlar geri adım atmadı.
Bunun üzerine bir çok vatandaş Kadıköy Belediyesi’nin yolunu tuttu. Ancak tüm şikayetlere rağmen hiçbir değişiklik olmadı.
AYLIK ABONE ÜCRETİ
Habertürk Gazetesi'nin haberine göre; Çevre sakinleri, sokağı bariyerle kapatanların kendilerinden para talep ettiğini belirtirken, o kişilerin önümüzdeki günlerde bariyer için elektronik anahtar satacaklarını da söyledi.
Vatandaşsa isyanda. Yolu kullanabilmek ve evlerine gidebilmek için para vermek zorunda kalacaklarını kaydeden vatandaşlar ‘Aylık abone ücreti belirleyip bizlere söyleyeceklermiş. Ödemeyenler bu sokaktan geçemeyecekmiş’ diyerek tepkilerini dile getirdiler.

KADIKÖY BELEDİYESİ'NDEN AÇIKLAMA
Kadıköy Belediyesi Basın Danışmanlığı tarafından yapılan açıklamada, Kadıköy’de buna benzer yerlerin olduğu ve bu kişilerin amacının belediyeden kamulaştırma parası almak olduğu kaydedildi.

Basın Danışmanlığı’ndan şu açıklama yapıldı:
“Söz konusu sokağın bir kısmı özel mülk. Caddebostan İskele Sokak yapılınca sokaktaki bir binanın sahipleri de ‘Burası bizim özel mülkümüz geçiş yapılamaz’ diyerek yıllarca sokak olarak kullanılan ama aslında özel mülkleri olan araziyi kapatmışlar.
BARİYERİ KALDIRMA YETKİMİZ YOK
Burası özel mülk olduğu için yasal yollar olmadan, yani belediye olarak burayı açma, kapama, yıkma, bariyeri kaldırma yetkimiz yok. Konudan biz de haberdar olduk ama özel mülkiyet olduğu için buraya girip herhangi bir yaptırımda bulunamayız. Çünkü sonuçta yasal olarak haksız duruma düşeriz. Buradaki problemi çözmeye çalışacağız. Öncelikle tarafları bir araya getirip uzlaştırmaya çalışacağız. Uzlaşma olmazsa, belediye olarak kamulaştırma yoluna gidebiliriz. Kadıköy’de buna benzer yerler var.
PARA TOPLANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ
Yıllarca yol olarak kullanılmış ancak sonra mülk sahiplerinin kapattığı yerler var. Çoğunun amacı zaten belediyeden kamulaştırma parası almak. Konuyu en kısa zamanda uzlaşma ile çözmeye çalışacağız. Bu arada da kimsenin kumanda satmasına, para toplamasına izin vermeyeceğiz.” 

28 Aralık 2010 Salı

yeni yıl modası

Teknolojide yeni yıl modası kırmızı

Yeni yılda sadece tabletler değil, kırmızı dijital eğlence araçları da dikkat çekecek. Oyun konsolu, dizüstü bilgisayar ve dijital fotoğraf makinelerinin kırmızı renklileri revaçta. iPhone ve iPad için... Devamı için tıklayınız

Eski ve yeni teknoloji bağımlılarına, çocuklara yönelik dijital oyuncaklara kadar her türlü cihaz yeni yıl hediyesi olarak mağazaları süslüyor. Kırmızı, yeni yıl hediyesini simgeleyen renk olarak dikkat çekerken dijital cihazlarda buna göre makyajlanıyor. Erkekler cihazların yeteneklerine göre karar verirken, kadınlar renk ve tasarıma dikkat ederek daha çok duygusal karar veriyor.
AKILLI CEPTE İNTERNET
Sürekli elektronik postalarını kontrol eden sevdikleriniz için kırmızı BlackBerry ideal. BlackBerry hizmeti 3 operatör tarafından aktive ediliyor. Eğer isteğiniz bir iPhone 4 ise kuyrukta beklemeniz gerekecek. Vodafone ve Turkcell her ne kadar Apple göndermiyor diye açıklasa da kurumsal müşteriler söz konusu olunca iPhone 4`ler piyasaya çıkıyor. Eğer şirket olarak numaraları taşımak isterseniz telefon bayileri ve operatörler telefonu bulmak için daha istekli davranıyor. Özellikle internet hizmeti için kullanılan bu akıllı telefonlarda internet kullanımı konusunda da dikkatli olmak gerekiyor.
MAĞAZALAR COŞTU
Electroworld kırmızı renk dijital oluncaklarla vitrinlerini hazırlarken, mini dizüstü bilgisayar kampanyaları hız kesmedi. Kampanyalarda yine telekom operatörleri etkin rol oynuyor. Taksitler 2011`e sarkıyor. Kredi kartı ödemelerine sıkışanlar taksitleri öteleyebiliyor.

Beyin şifreleri çözülüyor

BEYNİN ŞİFRELERİ ÇÖZÜLÜYOR

ANKARA - Selma Kasap - Hacettepe ve Atılım Üniversitesi mühendislerinin ortak çalışmasıyla, halen pek çok bilinmeyeni barındıran beynin şifrelerinin çözümüne bir adım daha yaklaşıldı. Türk mühendislerin büyük oranda yerli kaynaklarla geliştirdiği si

ANKARASelma KasapHacettepe ve Atılım Üniversitesimühendislerinin ortak çalışmasıyla, halen pek çok bilinmeyeni barındıran beynin şifrelerinin çözümüne bir adım daha yaklaşıldı.
Türk mühendislerin büyük oranda yerli kaynaklarla geliştirdiği sistem, beynin elektriksel işlemlerinin x, y, z koordinatlarını milimetrik olarak hesaplayabiliyor.
Uluslararası yayını yapılan ve patent başvuru hazırlıkları süren sistem sayesinde şizofreni, epilepsi gibi nörolojik hastalıklarla yetenek, zeka gibi kavramların da çok daha net olarak ortaya konulması bekleniyor.
Hacettepe Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. DrUğur Baysal ve Atılım Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gökhan Şengül`ün ortak geliştirdiği sistem, mevcut yöntemlere göre, düşük hata oranı, kolay kullanılırlığı, ucuz ve güvenilirliği ile bilim çevrelerinin de dikkatini çekiyor.
Doç. Dr. Uğur Baysal, elektronik ve biyomedikal mühendisi olarak beyin araştırmaları konusunda cihaz ve yazılım geliştirme üzerine yurt içi ve yurt dışı kaynaklı çalışmalar yürüttüğünü dile getirdi.
Bir çeşit elektrik üreten cihaz olan beynin elektriksel aktivitelerinin yerinin doğru tespit edilmesinin önemine işaret eden Baysal, mevcut yöntemlerin insan faktörüne dayalı olarak çalıştığını ve hatalı sonuçlar verdiğini söyledi.
Beyinde en dış tabaka olan kortekste oluşan beyinsel aktivitelerin ölçümünün hastalıkların teşhis ve tedavisinde önemli rol oynadığını belirten Baysal, `Buradaki işlemler, bir hastalığın başlangıcı da sonucu da olabilir. Beyin ne kadar iyi bilinirse hastalıkların tedavi süreci de o kadar çabuk olacaktır` diye konuştu.
SİSTEM TEKNİKERSİZ ÇALIŞIYOR
Yrd. Doç. Dr Gökhan Şengül de elektrotları renk kodlarıya tespit eden çalışmalarına ilişkin şu bilgileri verdi:
`Her bir elektrodun fotoğraflarda ayırt edilmesi gerekiyor. Bunun için de bir görüntü işleme ve görüntü tanıma algoritması geliştirdik. Sistem, bu sayede tam otomatik olarak çalışır hale geldi. Böylece bilgisayarda tek tuşa basarak kamerayı baş etrafında döndürüyoruz. Fotoğraf makinesi, beynin içeriğini görmüyor ancak başın yüzey bilgisini alıyor.`

hava ile çalışan otomobil

Havayla çalışan otomobil yaptılar













10 bin dolara malolan otomobilin çevreye yaydığı kirlilik ise `sıfır` düzeyinde.

Şimdiye dek benzin, elektrik, LPG ve hatta insani atıkla bile çalışan otomobiller görmüştük. Ancak AirPod, tüm bu otomobilleri geride bırakıyor. Motor Development International tarafından geliştirilen ve sadece 10 bin dolara malolan otomobilin çevreye yaydığı kirlilik ise `sıfır` düzeyinde.
Şirketten Cyril Negre, `AirPod`u özel kılan şey, kullandığımız enerji. AirPod, gücünü sıkıştırılmış havadan alıyor. Bu çok temiz, ekonomik bir sistem ve AirPod şehir kullanımına çok uygun` diyor.
Aracı tıpkı elektrikli otomobillerin şarj edildiği gibi şarj ediyorsunuz, ancak şarj esnasında araca sıkıştırılmış hava dolduruluyor. Araç harekete geçince, bu sıkıştırılmış hava pistonları çalıştırıyor ve araca güç sağlıyor.
Saatte 80 kilometre hıza ulaşabilen AirPod, tam şarjı ile 150 ile 200 kilometre arasında yol katedebiliyor.
Dış görünüşü oldukça ilginç olan otomobilin iki kapısı, sadece üç lastiği var ve direksiyon yerine bir joystick ile kumanda ediliyor.
AirPod daha şimdiden Hintli otomotiv devi Tata`nın ilgisini çekmiş durumda. (Milliyet)

afetler artık yaşamın bir parçası olacak

Afetlerde doruk yılları: 2011 ve 2013

`Yerkürede oluşacak olağanüstü değişimler` raporuna göre, 2011-2015 yılları arasında büyüklüğü 7 ve üzeri deprem beklenen ülkeler arasında Türkiye de var...

Uluslararası Geochange Kurulu ve Ülkeler Deprem Kestirme Ağı (GNFE) Başkanı, Uluslararası Bilimsel Akademi Başkan Yardımcısı ProfDr. Elchin Khalilov tarafından hazırlanarak Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Avrupa KomisyonuAvrupa Birliği başkanlarına ve aralarında Türkiye Cumhurbaşkanı`nın da bulunduğu 80`den fazla ülkenin cumhurbaşkanına sunulan `Yerkürede oluşacak olağanüstü değişimler` konulu raporda, önümüzdeki yıllarda afetlerin doruğa çıkacağı uyarısında bulunuldu.
Milliyet`in elektronik posta aracılığıyla yaptığı röportajda Khalilov sorularımızı yanıtladı ve raporun ayrıntılarına değindi. Khalilov, 2016`ya doğru deprem ile yanardağ etkinliğinin önemli ölçüde azalacağını, ancak yerküresel ısıda artış olacağını belirtti.
- Raporda önümüzdeki yıllarda oluşacak doğal afetlerin kestirilmesi ile ilgili bölümlerde neler yer alıyor?
Raporda yer sarsıntısı, yanardağ ile tsunami üzerine kestirmeler var. Buna göre önümüzdeki yıllar, bu gibi afetlerin doruğa çıktığı yıllar olacak. Bunlar da 2011 ve 2013... 2012`de afetler, 2010`a kıyasla daha fazla olacak. 2016 yılına doğru deprem ile yanardağ etkinliği önemli olarak azalacak, bu kez de ısıdaki artışa bağlı olarak buzulların hızla erimesiyle büyük kara parçaları sular altında kalacak. Böylece kıyı ülkelerinde inanılmaz seller görülecek.
- Dünyadaki sismik aktif bölgelerin yüzde 70`inde sismik gerilim artıyor ve 2011-2015 yıllarında azami doruğa ulaşacak. Dünyamızın sismik konusunda `Ateş Çemberi` olarak adlandırılan bölgesinin aktifliği tavan yapacak. Ateş Çemberi, volkanlardan ve tektonik yarıklardan oluşan Pasifik Okyanusu`ndan, Güney ve Kuzey Amerika`ya, Alaska`nın güney bölgelerine kadar uzanan, oradan da JaponyaFilipinlerve Endonezya`yı, Yeni GineYeni Zelanda ve kuzey-batıOkyanusya bölgelerini çembere alan 40 bin kilometre uzunluğunda at nalı kemeri formunda bir çemberdir.
Bahsi edilen Ateş Çemberi`nin içinde dünyanın yüzde 80`ini oluşturan ortalama 1500 volkan yer almakta. Bu çemberde dünyanın en yıkıcı depremlerin ve tsunamilerin yüzde 70`i ve yıkımsal volkan patlamalarının yüzde 80`i bulunmakta. Büyüklüğü 7`den fazla olacak büyük şehirler arasında San FranciscoLos AngelesMeksikoTokyoKyotoCakarta gibi şehirler yer alıyor.

işte ilk turk nükleer füzesi

İşte ilk nükleer Türk füzesi: İbrahim

Evet, efsane gerçek çıktı. Türkiye`nin nükleer başlıklı füzeleri vardı. Ama bu füzeler ABD`nin `geçici` hediyesiydi.

Evet, efsane gerçek çıktı. Türkiye`nin nükleer başlıklı füzeleri vardı. Ama bu füzeler ABD`nin `geçici` hediyesiydi. Üstelik,NATO ülkelerinden başka gönüllü çıkmayınca ABD, Rusya`ya gözdağı verecek nükleer başlıklı füzelerden 15`ini Türkiye`ye 1961`de teslim etti. İzmir Çiğli`ye yerleştirilen ve `İbrahim` adı verilen füzeler, ABD`nin Rusya ile Küba krizini aşmadaki kozu olunca 1963`te geri götürüldü.
ABD 2 BİN TÜRK SUBAY-SİVİL EĞİTTİ
İzmir Çiğli`de konuşlu füzeler için Türkiye`nin toplamda görevlendirdiği asker-sivil personel sayısı 2 bini buldu. Türkiye`nin füzelerin idaresini devralması için ABD`ye eğitime gönderilen subaylar, 18 Nisan 1962`de deneme atışı da yaptı. NASA`nın Cape Canaveral`daki üssünde tamamen Türkler`in komutasındaki bir Jüpiter füzesi başarıyla fırlatıldı.
Türkiye`deki füzelerin başından ilginç olaylar da geçti. Füzeler açıkta durduğu için çevredeki köylüler ne olduklarını soruyordu. Onlara füzelerin minare olduğu anlatılıyordu. ABD Senatosu bir araştırma için geldiği Çiğli`de bir füzenin motoruna bir kurşun isabet ettiğini de ortaya çıkardı. Bir füzenin de elektrik bataryasının patladığı ve kontrol panelinin bozulduğu anlaşıldı.
En son Wikileaks belgelerinde yazınca bir kez daha gündeme gelen İncirlik Üssü`nde nükleer silah olup olmadığı tartışmaları tekrar alevlendi. Türkiye`de nükleer silah olduğu ise bir dönemherkesçe biliniyordu.
TÜRK BAYRAKLI NÜKLEER
Siyaset tarihine geçen ve 1962`de ABD ile Sovyetler Birliği`ni nükleer savaşın eşiğine getiren Küba füze krizinin, Türkiye`deki Jüpiter füzeleri ile Küba`daki Sovyet nükleer füzelerinin karşılıklı çekilmesiyle son bulduğu ortaya çıktı. ABD Hava Kuvvetleri Tarih Araştırmaları Ajansı, ABD Silah Kontrolve Silahsızlanma Ajansı, Ohio ve Tufts Üniversitesi`nin finansmanıyla 1997 yılında hazırlanan ve daha sonra kitaplaştırılan bir araştırma ise nükleer başlıklı Jüpiter füzelerinin komutasının Türk ordusunda olduğunu tarihe not düştü. 1 Haziran 1960`ta teknik anlaşmanın imzalanmasıyla yer araştırmaları sonucunda nükleer füzelerin İzmir Çiğli`ye yerleştirilmesi uygun bulundu. 5 fırlatma rampası ve nükleer başlıklarıyla 15 Jüpiter füze yerleştirilecekti. Hedef ise Sovyetler Birliği`nin batısındaki nükleer füze üsleriydi. Türkiye`nin bu füze üssünü idare edecek personeli olmadığı için Türk subaylar ABD`ye eğitime gönderildi.
IBRM, İBRAHİM OLDU
`Orta menzilli balistik füze`nin İngilizce kısaltması IBRM olunca füzelere de "İbrahimII" kod adı verildi. "İbrahimI"in olup olmadığı ise araştırmalarda ortaya çıkmadı. İbrahim`e dönüşen füzelerin ilk partisi ve ilk fırlatma rampası Çiğli`de 6 Kasım1961`de faaliyete geçti. Füzelere Türk bayrakları çizildi. 1962`de bütün İbrahim`ler operasyonel hale geldi. 22 Ekim 1962`de füzeler tamamen Türk ordusuna devredildi. Aynı ay ABD ile Küba arasındaki krize Rusya da müdahale edince füze krizinin çözüm anlaşmasına Türkiye`deki füzeler de girdi ve bir süre sonra füzeler söküldü. Türkiye İbrahim`lerin sökülmesine dirense de ABD`nin daha çokmodern silah vermesi karşılığında füzeler söküldü.
HİROŞİMA`YA ATILAN BOMBANIN 100 KATI GÜCÜNDE
`İBRAHİM` adı verilen Jüpiter füzesinin 1963 yılında Çiğli`de sökülmesine az bir zaman kala çekilen fotoğrafında da görüldüğü gibi üzerinde Türk bayrağı vardı. Resimde net gözükmese de bayrağın altında bir ok ve nükleer bombanın patlamasından sonra ortaya çıkan mantar bulutu çizimi de bulunuyordu.
MOTORU `ETEKLİ`
Füzeler açıkta durduğundan motor bölümü, dış etkenlere karşı `etek` adı verilen bir muhafaza içinde duruyordu. Füze fırlatılacağı zaman `etek`, çiçek gibi açılıyordu. Jüpiter, açık hedef olduğu için savaş halinde 15 dakikada fırlatılması gerekiyordu, bu yüzden nükleer başlıklar sürekli takılıydı. Füzenin uzunluğu 18 metre, çapı ise 2.74 metreydi. Her bir nükleer başlık 1.44 megaton kapasitesiyle Hiroşima`ya atılan bombanın 100 katı gücündeydi.
FÜZELER TÜRKİYE`YE NASIL GİRDİ?
ABD`li araştırmacı Philip Nash`in Other Missiles ofOctober(Diğer Ekim Füzeleri) başlıklı araştırmasına göre füzelerinin Türkiye macerası şöyle: ABD 1957 yılında NATO üyelerine orta menzilli balistik nükleer füze olan Jüpiter`i yerleştirmeyi teklif etti. ABD Başkanı Eisenhower, füze verilecek ülkelerde yerel personel kullanılmasına karar verdi. Fırlatma anahtarı bir ABD ve bir yerel subayda duracaktı.
Onun dışında Amerikalı gözlemcilerin de olacağı füze üssü, yerel kuvvetlerce komuta edilecekti. Türkiye aynı yıl füzelerin kendi topraklarına yerleştirilmesi için başvurdu. Dönemin ABD Silahlı Kuvvetleri Avrupa Başkomutanı Lauris Norstadt, hükümetine "Türkler savaş yanlısı... Savaş istekleri artar` diye rapor verdi. Bunun üzerine Türkiye ile müzakere başlatılmadı. Ancak, İtalya dışında hiçbir ülkeden olumlu sonuç alınamayınca 1959`da Türkiye`ye füze verilmesine yeşil ışık yakıldı. 19 Eylül 1959`da iki ülke anlaşma imzaladı.

işsizlere müjde 70 bin memur alınacak

70 Bin Memur Alınacak


Önümüzdeki yıl kamuya toplam 70 bin memur alınacak. Sözleşmeli personele bir de müjde var.

Bütçe maratonu bitti.
Büyüme odaklı hazırlanan bütçeden 2011`de 70 bin yeni memur çıkarken, vergiden de 232 milyar lira gelir hedefi kondu.
Ayrıca istihdam yaratana teşvik verilecek. Sağlık ve eğitim harcamaları artacak.
Seçim yılı olan 2011`e `büyüme odaklı bütçe` ile giriliyor.
2011 bütçesi öğrenciden yeşil kartlıya, esnaftan memura her kesimin yüzünü güldürecek şekilde tamamlandı.
Hükümet, 2011 bütçesinde esnaf, çiftçi ve ihracatçıya kredi desteği ile teşvik ödemelerine devam dedi.
2011 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Yasa Tasarısı, 15 günlük maratonun ardından TBMM`de kabul edildi.
İstihdama Teşvik Verilecek
Önümüzdeki yıl kamuya toplam 70 bin memur alınacak.
İstihdam üzerindeki yükleri azaltmak amacıyla yürürlüğe konulan işveren priminde 5 puanlık indirime devam edilecek.
İşverenler aynı anda farklı teşviklerden yararlanabilecek.
Devlet memurlarına eş için ödenen aile yardımı ödeneği sözleşmeli personele de verilecek.
Bütçe, üniversitelere ilave 8 bin atama izni de tanıyor.
Bütçe harcamalarının 2011 için büyüklüğü 312.5 milyar lira olarak öngörülürken, 232.2 milyar lira vergi geliri tahmin edildi.
Bütçe açığının 33.5 milyar lira düzeyinde tutulması hedeflenirken faiz dışı fazla hedefi ise 14 milyar lira olarak belirlendi.
Bütçe giderlerinde en büyük kalemi 115.8 milyar lira ile cari transferler oluşturdu.
Bütçe kapsamında, memur maaşları ortalama yüzde 13.7 artarken, 80 lira da denge tazminatı ödenecek.
En düşük memur maaşı aile yardımı ile birlikte bin 532 lira seviyelerine kadar yükselecek.